8. Sınıf Türkçe Parçada Anlam 9
Tebrikler - 8. Sınıf Türkçe Parçada Anlam 9 adlı sınavı başarıyla tamamladınız.
Sizin aldığınız skor %%SCORE%% en yüksek skor %%TOTAL%%.
Hakkınızdaki düşüncemiz %%RATING%%
Soru 1 |
A | Güneşin ilk ışıkları pencereden süzülürken uyanır, bütün işlerini öğlen olmadan hallederdi. Güne erken başlamak önemliydi onun için. |
B | Tren, yemyeşil bir ormanın içinde ilerliyordu. Uykulu gözlerle etrafına bakındı. Henüz yolun bitmediğini anlayınca uyumaya devam etti. |
C | O yıllarda da şimdi olduğu gibi saatlere büyük bir düşkünlüğüm vardı. Masa saatleri, kol saatleri, köstekli saatler… Ulaşabildiğim ne kadar saat varsa alır, saklardım |
D | Kitap okumanın insanın ruhunu dinlendirdiğine inanır,
kitaplarla yatıp kitaplarla kalkardı. Yalnızlıktan
şikâyet ettiğine hiç kimse şahit olmadı çünkü onun en iyi dostu kitaplardı. |
Soru 2 |

A | Turistlerin çok sevdiği yerlerden biri olmaları |
B | Aynı araştırmacı tarafından keşfedilmeleri |
C | Eski medeniyetlerden kalma kalıntılar bulundurmaları |
D | Bazı hayvanların yaşam alanı olmaları |
Soru 3 |
A | Babam da benim gibi ince fikirli bir adamdı. Her
şeyi detaylıca hesaplar, ona göre plan yapardı.
Karakterimin ona çok benzediğini söyleyebilirim. |
B | Güneş batmadan dağın zirvesine ulaşmıştık. Hava
tertemizdi. Gün batımı öyle güzeldi ki hep birlikte
oturup güneşin kayboluşunu izledik |
C | Rehberimiz yaşlı bir adamdı. Dilimizi çok iyi biliyordu.
Gördüğümüz tarihî eserlerle ilgili o kadar güzel
ve ayrıntılı bilgiler verdi ki sanki o tarihte yaşamışım gibi hissettim bir an. |
D | Emekli olduktan sonra sakin bir kasabaya yerleşti.
Yıllarca yaşadığı büyük şehirdeki apartmanlar onu bunaltmıştı. Şimdi bahçesinde meyve ağaçları yetiştiriyordu. |
Soru 4 |
Nereden geldiği belli olmayan bir gürültü sis içinde kaynıyor, yaklaşıyor, uzaklaşıyor, dalgalanıyordu. Kös, kalkan, boru sesleri at kişnemelerine karışıyor; alınan emirler, yüzlerce ağız tarafından ayrı ayrı tekrarlanıyordu. Bastıkları yerleri görmeyen askerler, savaş düzeninde bağrışarak, duyduklarını tekrarlayarak duman içinde ilerliyordu.
Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A | Benzetmeye yer verilmiştir. |
B | Kurallı cümlelerden yararlanılmıştır. |
C | Üçüncü kişi ağzından anlatılmıştır. |
D | Anlatılanlar okuyucunun zihninde canlandırılmıştır. |
Soru 5 |
“İyi bir yazar nasıl olmalı?” sorusuna verilecek net bir cevabımız yok hâlâ. Olmamalı da. Ben iyi bir yazarın kendi tarzını oluşturması taraftarıyım. Kurallara uyularak, başkalarının yaptıkları tekrarlanarak iyi yazar olunamaz bana göre. Mesela İhsan Oktay Anar kendine has tarzıyla, kendi kurallarını kendisi koyarak iyi bir yazar olmuştur.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A | Birinci kişi ağzından anlatılmıştır. |
B | İkilemelerden yararlanılmıştır |
C | Devrik cümlelere yer verilmiştir. |
D | Örnekleme yapılmıştır. |
Soru 6 |
Güneş gibi parlayan güzel kaşağının dişlerine baktım. Çok keskin ve sivri idi. Biraz köreltmek için duvarın taşlarına sürtmeye başladım. Dişleri biraz köreldi. Atlara tekrar sürdüm kaşağıyı. Atların hiçbiri durmuyordu yine. Kızdım, öfkemi sanki kaşağıdan çıkarmak istedim. On adım ilerideki çeşmeye koştum. Kaşağıyı yalağın taşına koydum. Yerden kaldırabileceğim en ağır taşı bularak kaşağıya hızlı hızlı vurmaya başladım.
Bu metinde aşağıdaki hikâye unsurlarından hangisine yer verilmemiştir?
A | Zaman |
B | Yer |
C | Olay |
D | Şahıs |
Soru 7 |

A | Okyanus üzerinde oluşmaları |
B | Aynı bölgelerde görülmeleri |
C | Mal ve can kaybına yol açmaları |
D | Dünya’nın hareketlerine bağlı olarak oluşmaları |
Soru 8 |
Düğünün bittiği sırada düğün evinin kapısından girebildiler. Yolda başlarına gelenlerden dolayı geç kalmışlardı. Yine de gelin ve damadı tebrik etmeye yetişebildikleri için sevindiler.
Bu parçadaki altı çizili söz grubu aşağıdaki hikâye unsurlarından hangisiyle ilgili bilgi vermektedir?
A | Mekân |
B | Zaman |
C | Olay |
D | Şahıs |
Soru 9 |
Akşamın hafif rüzgârı, zaman zaman inleyen trampet seslerini derin bir uğultu hâlinde her tarafa yayıyordu. Kederli bağrışmalarıyla ölümü hatırlatan karga sürüleri, bulutlu havanın donuk hüznünü daha çok artırıyordu. Mor dağlar gittikçe koyulaşıyor, kararıyordu. Yamaçlardaki dağınık gölgeler, kuşsuz ormanlar, hıçkıran dereler, uzaklara giden yollar, ıssız korular, sanki korkunç bir fırtınanın gürlemesini bekliyordu.
Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A | Kişileştirmeye başvurulmuştur |
B | Betimlemeden yararlanılmıştır |
C | Anlatım üçüncü kişi ağzından yapılmıştır. |
D | Deyimlere yer verilmiştir. |
Soru 10 |
Koskocaman adamdı. Çocukluğunda hayalini kurduğu mavi bisiklete ancak şimdi sahip olabilmişti. Gözleri daldı. Bir süre çocukluğunu düşündü ve hüzünlendi.
Bu parçada aşağıdaki hikâye unsurlarından hangisine yer verilmemiştir?
A | Mekân |
B | Zaman |
C | Olay |
D | Şahıs |
Soru 11 |
A | Kayıklardan birine gönüllü olarak bindim. Oysa benim
tayfalar arasında hiç işim yoktu. Sıcak bunaltıcıydı.
Tayfalar hem çalışıyor hem söyleniyorlardı.
Bindiğim kayık Anderson’un emrindeydi. Tayfaları
düzene sokacağı yerde en çok o söyleniyordu |
B | Gemiden bakınca ev de küçük kale de görünmüyordu.
Çünkü ağaçların içine gömülmüştü. Elimizdeki
harita olmasa kendimizi oraya ilk gelen kişiler sayabilirdik.
Havada ne küçük bir esinti ne de bir ses vardı.
Yalnızca dalgaların çıkardığı hışırtı duyuluyordu. |
C | Küçük kızın yüzü gülüyordu. Çünkü biraz büyüyünce
kardeşiyle İstanbul’a, okumaya gidecekleri aklına
gelmişti. İstanbul’da okumak çok güzeldi fakat annesini
köyde yalnız bırakmak güç olacaktı. Dayısının
annesine can yoldaşlığı yapacağını düşündü |
D | Güneş batmak üzereydi. Engin bir yeşilliğin arasında
ufuklar alev alev yanıyordu. Bembeyaz alınlı,
sevimli istasyon evinin önünde durduk. Önümüzden
bir grup asker geçti. Hepsi de bir kalıptan çıkmış
gibi uzun boyluydu. |
⇦ | Liste | ⇨ |
1 | 2 | 3 | 4 | 5 |
6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | Son |